Sunday, June 3, 2012

NEREDESİN SEN ?


 Gök delindi sanki. Şirinim odanın ortasında dört dönüyor ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Bir yandan gök gürültüsü bir yandan şimşekler. Benim için bir problem yok ama kızımız(şirini isimli terrier ) nereye kaçacağını şaşırdı.Kaskatı bir şekilde acaba nereye sğınsam diye bir annesinin yanına gidiyor bir benim yanıma gelip duruyor.. Dışarıdan sanki nuhun tufanı gibi bir anda indiren yağmur, şiddetli patlamalar şeklinde bir gök gürültsü.
Aklım sa oradan oraya yolculuk yapmakta. İlk aklıma gelen çiftçiler oluyor böylesine bir boran da acaba yetiştirmeye çalıştıkları sebze meyvalar bir zarar görmüşmüdür diyorum. Dilerim büyük hasarlara sebep olmaz demekten başka bir şey gelmiyor elimden. Sokakta yaşayan evsiz insanlara gidiyor sonra düşüncelerim Allah yardımcıları olsun sığınacak korunacak bir saçak altı bulabilirler inşaallah, Ortalık biraz sakinleşir gibi oldu aslında ben başka birşey yazmak istiyordum.
       Çok ağlattı beni sevgili Levent' in ben Tontininin evinden çıkıp eve dönerken yaptığı şey...Bütün Tontiniler ile birlikteydik o gün sadece Tontini yoktu aramızı da . Oysa onun düğün gününü kutlamak için toplanmıştı herkes. Emek emek yemekler hazırlanmış, herkes elinden geldiğince birşeyler hazırlayıp getirmeye çalışmıştı. Bir yandan onun en sevdiği rakıyı yudumlarken bir yandan da ;


Ne istersin benden ya Rab 
Seni senden mi çok sevdim. . 
Şah damarımdan yakınken 
Sevgiliyi ben mi sevdim 

Sana kıskançtır diyorlar 
Senden gayrı yar mı sevdim 
Seniz yaprak kıpırdamaz 
Kendiliğimden mi sevdim 

Aşıkların, dervişlerin 
Hepsini de sensin bildim 
Bekir kulun sana aşık 
Aşk tan başka yol mu sevdim

Dizelerim melodisi ile birlikte dudaklarımdan dökülüver di.. Ne kadar  da çok severdi.
216 sizin için bir şey ifade etmeyebilir ama benim için önemli bir rakam. Hergün evimin balkonun da otururken önünden geçen; haftada bir ya da 15 günde, ayda bir evden çıkıp Kanasta oynamak, onun güzel yüzünü görebilmek, sıkışık anlarımız da yardım istemek için bindiğim beni Tontinime ulaştıran belediye otobüsünün numarasıydı '216. Artık hiç bir değeri kalmadı. Ama her gördüğümde binesim var binip Tontinime gidesim. Ama ne Tontinim ne de onun yadigarı artık orada değil.. O geldi gönlümüzün içine tahtını kurdu oturuyor.. Dışarıdaki fırtına mı içimdeki mi bilmem ama ortalığı talan etti gene.. Oradan oraya savrulup durdum. Biraz da Neşet Ertaş ile savrulayım bari. 
GÖĞNÜM HEP SENİ ARIYOOOR, NEREDESİN SEN